2008’de Manavgat’ta, 2011-2013’te Adana ve Mersin’de çıkan büyük orman yangınlarının sebebi elektrik nakil hatlarıydı. Bilim insanlarının yıllar önce yaptığı uyarılar dikkate alınmadı. Enerji tesislerine verilen izinler artarken ormanlar her yıl daha çok yanıyor.
Türkiye’de orman yangınlarının ardındaki insan kaynaklı sebepler arasında enerji nakil hatları dikkat çekiyor. Bilim insanlarının 2008’den bu yana yaptığı çalışmalar, Antalya-Manavgat’tan Adana ve Mersin’e kadar pek çok bölgede çıkan büyük yangınların doğrudan elektrik hatlarından kaynaklandığını ortaya koydu.
2008 yılında Manavgat’ın Taşağıl ve Karabük mahallelerinde çıkan ve dönemin en büyük orman yangını olarak kayıtlara geçen yangının sebebi, bir enerji nakil hattıydı. Bu yangın, üç orman bilimcisinin 2016’da yaptığı detaylı bir risk analizine konu oldu. Çalışma, Manavgat bölgesinde yangın riskinin en yüksek olduğu alanların “yerleşim çevresi, yolların ve enerji hatlarının yoğunlaştığı bölgeler” olduğunu açıkça ortaya koydu.

BİLİMSEL UYARILAR DİKKATE ALINMADI
Araştırmada, yüksek gerilim hatlarının geçtiği bölgelerde tutuşma riskinin anlamlı biçimde arttığı vurgulandı. Araştırmacılar, yangınların önlenmesi için enerji hatlarının geçtiği güzergâhlarda kuru ot ve çalıların temizlenmesi, tellerin ağaçlara temas etmesini engelleyecek bakım çalışmalarının yapılması ve mümkünse hatların yer altına alınması gibi önlemleri önerdi.
Akademisyen Doğanay Tolunay’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma göre; Türkiye’de çıkan orman yangınlarının yüzde 90’ı insan kaynaklı. İnsan-orman etkileşiminin arttığı yerlerde yangın riski de katlanıyor. 2024 yılı itibarıyla Türkiye’de sadece bir yılda yaklaşık 3 bin 800 yangın çıktı. Yangınların yüzde 20 ila yüzde 25’inden ise doğrudan enerji tesisleri ve nakil hatları sorumlu.
Özellikle 2010 yılından sonra elektrik dağıtım hizmetlerinin özelleştirilmesiyle bu risk daha da büyüdü. 2010 yılında yangınların yalnızca yüzde 4,9’u enerji nakil hatları kaynaklıyken, bu oran günümüzde yüzde 25’e kadar çıktı.

ORMANLARDA 933 BİN “KAMU YARARI” İZNİ: ENERJİ TESİSLERİ İÇİN VERİLDİ
Ormanlık alanlarda maden, yol, enerji tesisi ve elektrik nakil hatları gibi yapılar için verilen “kamu yararı” izinleri hızla arttı. Bugüne kadar toplam 933 bin izin verildi; bunun neredeyse yarısı yalnızca 2012-2024 yılları arasında verildi. Aynı dönemde 90 bin 513 hektarlık orman alanı enerji nakil hatlarına açıldı.
“GEREKLİ TEKNİK VE İDARİ ÖNLEMLER ALINDIĞINDA ÖNLENEBİLİR NİTELİKTEDİR”
Konuya ilişkin açıklama yapan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Antalya Şube Başkanı Şaban Tat, şunları söyledi:
“Son günlerde yaşanan orman yangınlarının ardından, bazı bölgelerde yangınların enerji nakil hatlarından kaynaklandığına dair iddialar gündeme gelmiştir. Öncelikle belirtmek isteriz ki, bir yangının çıkış sebebine dair kesin bir yargıya varmadan önce, mutlaka bilimsel yöntemlerle hazırlanan bilirkişi raporlarının beklenmesi ve bu raporların kamuoyuyla şeffaf biçimde paylaşılması büyük önem taşımaktadır.”
Enerji nakil hatları, ormanlık alanlardan geçerken potansiyel bir yangın riski barındıracağını söyleyen Tat. “Ancak bu risk, gerekli teknik ve idari önlemler alındığında önlenebilir niteliktedir” dedi.
Tat, alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı:
- Enerji nakil hatlarının altındaki ve çevresindeki bitki örtüsünün periyodik olarak temizlenmesi
- Direk ve iletken ekipmanlarının termal kameralarla rutin kontrollerinin yapılması
- Hatlarda oluşabilecek gevşeme, aşırı yüklenme veya arızaların erken tespiti için izleme sistemlerinin kurulması
- Hat güzergâhlarında yangın risk analizleri yapılması ve gerekli durumlarda hat izolasyon ekipmanlarının kullanılması
Son olarak Tat, şunları söyledi:
“Unutulmamalıdır ki orman yangınlarının birçok olası nedeni olabilir: ihmal, kundaklama, cam kırıkları, anız yangınları, yıldırım düşmesi ve enerji iletim hatları bunlar arasında sadece biridir. Bu nedenle yangının çıkış nedenine ilişkin her türlü teknik değerlendirme, tarafsız uzmanlar tarafından yapılmalı ve kamuoyunun doğru bilgiye ulaşması sağlanmalıdır. Biz Elektrik Mühendisleri Odası olarak, hem doğal varlıklarımızı korumak hem de enerji iletiminde güvenliği sağlamak adına üzerimize düşen teknik sorumluluğu yerine getirmeye ve ilgili kurumlarla iş birliği içinde hareket etmeye hazırız.”






