Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararına karşı, yurttaşlar dün (14 Temmuz) Antalya Arkeoloji Müzesi önünde eylem yaptı. Eylemde açıklama yapan Prof. Dr. Hilmi Uysal, “Bir müze yapıyorsunuz, o müzenin projesinde de otellerinizi yapan mimarı veriyorsunuz” dedi
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararına karşı, yurttaşlar dün saat 18.00’de Antalya Arkeoloji Müzesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Müze Çalışma Grubu’nun çağrısıyla düzenlenen eyleme sivil toplum örgütleri ve yurttaşlar katıldı. Eylem sırasında, Müze önünde pankart açılmasına izin verilmezken, katılımcıların kaldırıma çıkmasının ardından pankartların açılmasına izin verildi.

Müze Çalışma Grubu adına açıklamayı Prof. Dr. Hilmi Uysal, yaptı. Uysal, “Bilinmesi gereken birkaç çok çarpıcı özellik var. Bir tanesi yıkım kararıyla ilgili. Belki 2020 yılına ait olduğunu söylüyorlar. ‘2020 yılına dayanan bir yıkım belgesi bugün uygulanmaya kalkılıyorsa suç işleniyor demek ki! Çünkü o zaman müdür 5 yıldır bunu uygulamamış demektir. Bunu tedbirine almamış demektir. Halbuki yapması gereken o zaman içerisinde güçlendirmedir. O zaman ne anlaşılıyor biliyor musunuz? Yıkım kararı cepte tutuluyor. Zamanı gelince yapacağız diyorlar” dedi.
“ONA ÇİRKİN DİYORLAR, ÇÜRÜK DİYORLAR VE BUNLARI SÖYLERKEN DE AÇIK DEĞİLLER, DÜRÜST DEĞİLLER”
Binanın yıllardan beri yıkılmak istendiğini söyleyen Uysal, şunları söyledi:
“Çirkin dedikleri bina 1964 yılında ulusal bir proje, bir yarışmayla ülkenin önde gelen sanatçılarının, müzecilerinin olduğu bir yarışmayla seçilen kırk kadar eser arasından seçilen bir nadide bir eserdir. O zaman için bu bölgeye özelliğin uyumlu ve zerafeti nedeniyle seçilmiştir. Şimdi ona çirkin diyorlar, çürük diyorlar ve bunları söylerken de açık değiller, dürüst değiller. Dolayısıyla da niyetlerinden tabii ki şüphe ederiz.”

Yerine yapılacak binanın lansmanın 20 Mart’ta yapıldığını söyleyen Uysal,
“Bizim Müze Çalışma Grubu’nun da sözcüsü olan Gül Hanım kapıdan içeri sokulmuyor ve mimar olarak görevlendirilen kişi bakanın modellerini yapan mimar. Yani buraya siz bir müze yapıyorsunuz. Ama bir müzeyi yıkacaksınız. Bir müze yapıyorsunuz, o müzenin projesinde de otellerinizi yapan mimarı veriyorsunuz ve bedava yapacak diyorsunuz. Var mı böyle bir şey? Bu yıkım gerçekleşirse dünya müze tarihinde, dünya mimarlık tarihinde, dünya şehircilik tarihinde bir olay olacaktır. Bu gerçekten büyük bir cinayet olacaktır. Cinayetin işleneceği biliniyordu ama cinayeti engelleyebiliriz onun için buradayız. Cinayeti engelleyebiliriz. Arkadaşlar gücünüzü bilin.”

NELER OLMUŞTU?
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararına karşı, Müze Çalışma Grubu’nun çağrısıyla 5 Temmuz’da Antalya Arkeoloji Müzesi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararına karşı, Müze Çalışma Grubu’nun çağrısıyla 7 Temmuz’da Antalya Arkeoloji Müzesi önünde basın açıklaması gerçekleştirmişti.
Kültürel mirasın korunmasına yönelik çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşlarının çabalarına rağmen, ödüllü müze binasının tesciliyle ilgili başvuruyu reddeden Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararının iptali için Mimarlar Odası tarafından dava açıldı.
13 Temmuz’da ise Müze Çalışma Grubu tarafından Müze Çalıştayı ve Forumu düzenlendi.
ANTALYA ARKEOLOJİ MÜZESİ HAKKINDA
I. Dünya Savaşı’nın ardından, 1919 yılında İtalyanların Antalya’yı işgali sırasında açıkta bulunan eski eserlerin İtalyan Konsolosluğu’na taşınmak istenmesi üzerine Antalya Lisesi öğretmeni Süleyman Fikri Erten, 15 Ekim 1919’da Antalya Mutasarrıflığına başvurarak kendisini fahri Asar-ı Atika memuru olarak tayin ettirdi. Müze kurma çalışmaları bu tarihte başladı.
İlk olarak Antalya Merkez’deki eski eserler, Tekeli Mehmet Paşa Camii karşısındaki terk edilmiş Bayraktar Baba Türbesi’nde toplanarak geçici bir depo müze oluşturuldu. 1922 yılında bu eserler, mübadele sonrasında boş kalan Panaya Kilisesi’ne (Alâaddin Camii) taşındı ve burada ilk müze binası kuruldu. 1937 yılında müze, Yivli Minare Camii’ne; 1972 yılında ise hâlâ kullanılan modern binaya taşındı.
1988 yılında “Avrupa Konseyi Yılın Müzesi Özel Ödülü”ne layık görüldü. 30 bin metrekarelik bir alana yayılan müzede kapalı sergi salonları, açık hava galerileri, çocuk bölümü, modern sanatlar sergi salonu, konferans salonu, kafeterya ve video gösterim alanı bulunuyor.
Müze koleksiyonu, Alt Paleolitik Çağ’dan Bizans dönemine kadar geniş bir zaman dilimini kapsıyor. Doğa Tarihi ve Prehistorya Koleksiyonu, bölge kazılarından elde edilen eserler, Roma dönemi çömlekleri, Perge kökenli mitolojik heykeller, lahitler, takılar, mozaikler, ikonalar, madeni ve cam eserler koleksiyonun öne çıkan parçaları. Özellikle Perge’de bulunan Roma dönemi heykeltıraşlık eserleri ve müze kurtarma kazılarından elde edilen ünik buluntularla Antalya Müzesi, dünyanın sayılı arkeoloji müzeleri arasında yer alıyor.
Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı






