Avukat Tuncay Koç, Antalya’da açılan orman parkları ihaleleri hakkında açıklamalarda bulundu

Antalya orman parkları ihaleleri Antalya orman parkları ihaleleri

Antalya’da Konyaaltı, Kaş, Döşemealtı ilçelerindeki ormanlık alanlar il, ilçe Orman Genel Müdürlükleri tarafından ihale ile işletmeye verilmesi planlanıyor. Konuya ilişkin Antalya Kent Haber’e açıklamalarda bulunan Avukat Tuncay Koç, “Projeler hem ekolojik değil, hem de rant kazanmayı sağlayan işlemler” dedi.

Mayıs 2022 çıkan Orman Parkları Yönetmeliği’ne 28 Eylül’de Resmi Gazete’de yayımlanana Kamu Taşınmazlarının Turizme Tahsisi Yönetmeliği’nde bazı tanımlar Orman Parkları Yönetmeliği ile uyumlu hale getirildi. Bu sürecin ardından Antalya’nın Konyaaltı, Kaş, Döşemealtı ilçelerinde sırasıyla ihaleye çıkıldı.

Konyaaltı ilçesinde bulunan Gökdere Vadisi’nde 120 bin 540 metrekarelik orman alanı Antalya Orman Bölge Müdürlüğü tarafından “konaklamalı orman parkı” olarak işletilmek üzere 20 yıllığına kiraya verileceği açıklandı.

15 Ekim’de gerçekleşecek ihale kapsamında kuzey batısında, Sivridağ Yaban Hayatı Geliştirme Sahası, güneyinde ise Beydağları Sahil Milli Parkı bulunan bölgeye 2 bin 500 metrekarelik yapılaşmanın yanı sıra her biri 80 metrekareden oluşan 130 çadırlık kamp alanı ile 70 adet de karavan kamp alanı bir adet kır lokantası, bir adet kır kahvesi, bir adet büfe, bir adet yöresel ürün sergi ve satış yeri, bir adet yüzme havuzu, bir adet otopark ve bir adet çocuk oyun alanı yapılacak.

Kaş ilçesine bağlı Pınarbaşı Mahallesi’nde 20 bin 400 metrekarelik orman alanı Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından “konaklamalı orman parkı” olarak işletilmek üzere 20 yıllığına kiraya verileceği açıklandı.

18 Ekim’de gerçekleşecek ihale kapsamında Phellos Antik Kenti’nin bulunduğu Pınarbaşı Mahallesi’nde kır lokantası, büfe, sıhhi tesis, ibadethane, giriş kontrol ünitesi, depo, her biri 80 metrekareden oluşan 30 çadırlık kamp alanı ile 20 adet de karavan kamp alanı. Yönetmelik, sahil dışındaki orman parklarında imar şartı aramadığı öğrenildi.

Kaş ilçesine gerçekleşen diğer ihalede Bezirgan Seyir Tepesi ihalesi ön görülüyordu.

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Avukat Tuncay Koç, şunları söyledi:

“Ormanları turizme açmanın başka bir kılıfı orman parkı adı altında yapılıyor. Özellikle konaklamalı denilen sistem bir tatil köyünden farklı farkı yok. Yetki Orman Bakanlığı’ndan çıkıp bir maddeyle  Kültür ve Turizm Bakanlığı’na geçiyor.  Bu proje Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy’un bir projesidir.”

“ORMAN KANUNU’NA VE GENEL İLKELERE DE AYKIRI”

Ormanların turizme tahsis edilmesinin yeni bir rant yaratmanın yolu olduğunu söyleyen Koç, “Özellikle kıyı bölgelerinde Kaş’la başladılar, şimdi Konyaaltı ile devam ediliyor. İleride bununla çok karşılaşacağız. Fakat Orman Parkları Yönetmeliği, Orman Kanunu’na ve genel ilkelere de aykırı” dedi.

Koç, plan yapmada yetkinin Bakanlık’ta olması gerektiğini söyledi. Şu an Orman Parkları Yönetmeliğine göre plan yapmanın işletmeye bırakıldığını fakat bunun Türk Hukuk Mevzuatı’nda olmadığını ifade etti.

İhalenin verileceği kişiye ve işletmeye plan yaptırıldığını belirten Koç, “Tabi onay merci yine Orman Genel Müdürlüğü ama ihaleye çıkmadan önce planın ne olacağı, nasıl olacağı her şeyin önceden belirlenmesi lazım. İkincisi adı üstünde ormanlardan bahsediyoruz burada yetki Orman Bakanlığı’ndadır Orman Genel Müdürlüğü’ndedir. Yönetmeliğe koydukları bir madde ile bunu dilerse Kültür ve Turizm Bakanlığı’na geçirmek de yetki gaspıdır” sözlerini kullandı

“BASİT BİR YÖNTEMLE TATİL KÖYÜ YAPMA PROJESİNİN ÖNÜ AÇILIYOR”

Anayasa 169. Maddesinin delindiğini ifade eden Koç, şunları söyledi:

“Zaten orman alanları turizm alanlarına tahsis edilebiliyordu.  Turizm Teşvik Kanunu ile  bu sefer o kanuna girmeden, daha basit bir yöntemle tatil köyü yapma projesinin önü açılıyor. Ama yönetmelikte ekolojik yaşama dair hiçbir şey yok bu tamamen bir turizm projesi ismi sadece orman. Orman alanlarının dokusunu parçalayarak tahrip etmeye yönelik bir proje. Hem ekolojik değil, hem de rant kazanmayı sağlayan işlemler”

Koç, Antalya’nın belli bölgelerinde bu yaz susuzluğun baş gösterdiğini ve yeraltı sularının çekildiğini söyledi.

Ormanlık alanlarını bu şekilde tahrip edilirse orman bütünlüğünü ve ekosistemi korunmazsa oralarda yağış rejimi de bozulacak ve iklim krizinde bu bölgelerin susuzluğa daha fazla maruz kalacağını belirten Koç, “İçinde yaşadığımız iklim krizini hiç gözetmeyen su havzalarıyla ilgili hiçbir bilinci olmayan bir proje. Antalya böyle giderse susuzluktan dolayı  15 yıl sonra bu şehir bir hayalet şehre dönüşebilir. Bunun önlemini almak yerine elde kalan son orman arazilerini de rant uğruna turizme vererek bölgenin tüm geleceği yok ediliyor” sözlerini kullandı.

Açılan ihalelere karşı dava açmaya hazırlandıklarını söyleyen Koç, son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Kaş Bezirgan orman ihalesi için dava açtık. Haftaya Kaş’taki Pınarbaşı ihalesi içinde dava açmaya hazırlanıyoruz.”